MEB Bakanı Özer

TAKİP ET

MEB Bakanı Özer: Başlangıçta 200’ün altındaki eğitime ara veren sınıf sayısı arttı. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, öğretmenlerin a-şılı olmasının okulların açık tutulmasındaki en önemli etken olduğunu belirtti. Tüm Türkiye’de eğitime ara verilen sınıflarla ilgili bilgi veren Bakan Özer, “Başlangıçta 2 haftada 200’ün altında sınıf yüz yüze eğitime ara verirken daha sonra bu sayılar arttı” dedi. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisinin “Eğitimde Yeni Eğilimler, Mesleki ve Teknik Eğitimde Paradigma Değişiminin Sanayimiz Açısından Önemi” ana gündemiyle yapılan aylık olağan toplantısına iştirak etti.

“EN ÖNEMLİ AVANTAJIMIZ ÖĞRETMENLERİMİZ”

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “Şu anda okulları açık tutmamızla ilgili en büyük avantajımız öğretmenlerimizin a-şılanma oranı. Hem birinci doz hem de ikinci doz a-şılanma oranlarında öğretmenlerimizin y-akalamış olduğu oran Türkiye ortalamasının çok üzerinde.” dedi.

“MEKANİZMA İŞLİYOR”

Bakan Özer, konuşmasında p-andemi sürecine de değinerek, geçen yıl mart ayından itibaren dünyanın hiç deneyimlemediği, dolayısıyla hazırlık da yapmadığı bir süreçle yüz yüze kaldığını dile getirdi. Çok farklı sektörlerin bu süreçten etkilenerek farklı çözüm yollarıyla ayakta durmak için yeni yaklaşımlar üretmeye çalıştığına işaret eden Özer, bu süreçte en fazla etkilenen sektörlerden birinin de eğitim olduğunu, yaklaşık 1,5 yıldan beri Bakanlığın süreci yönetebilmek için inanılmaz bir çaba sarf ettiğini anlattı.

Milli Eğitim Bakanlığı olarak Sağlık Bakanlığı’yla birlikte bu süreçte sınıf bazlı v-aka yaklaşımını geliştirdiklerini aktaran Özer, Sağlık Bakanlığı ile bu süreçte alınması gereken önlemler rehberini hazırladıklarını, daha sonra da herhangi bir v-aka olması durumunda uyulması gereken prosedürleri ayrıntılı şekilde belirleyerek, tüm okullara ve valiliklere gönderdiklerini aktardı.

“VA-KA TESPİTİNDE 14 GÜN ARA VERİLİYOR”

Bakan Özer, eğitim sisteminde 57 bin 108 devlet okulu olmak üzere 71 bin 320 okul, yaklaşık 850 bin de derslik bulunduğunu dile getirerek, yeni yaklaşımla sadece v-akanın veya yakın temasında olduğu sınıflarda 14 gün yüz yüze eğitime ara verildiğini, bu 14 günlük arada c-anlı sınıflarla öğrencilerin eğitime devam etmesiyle ilgili her türlü desteği verdiklerini anlattı.

“BAŞLANGIÇTA 2 HAFTADA 200’ÜN ALTINDA OLAN SAYI ARTTI”

14 günlük ara verilen sınıfların bu sürecin ardından yeniden sistemin içine dahil edildiğini belirten Özer, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“3. haftadayız, 6 Eylül’de eğitim-öğretim başladı. Kurulan mekanizma hakikaten çok sağlıklı bir şekilde işliyor. Kamuoyunda zaman zaman farklı i-ddialar ortaya atılıyor. Onlara burada değinmek isterim. İşte ‘Başlangıçta 2 haftada 200’ün altında sınıf yüz yüze eğitime ara verirken, daha sonra bu sayılar arttı.’ Bu sayıların artması okullarda K-ovid-19 s-algınıyla ilgili alınması gereken önlemlerin alınmamasından kaynaklanmıyor. V-irüs okulu seçmiyor, vi-rüs toplumun her yerinde, kafede, restoranda, sinemada, kültür sanat etkinliklerinde yani insanların bir araya geldiği her noktada v-irüsün yayılma imkanı var.

V-irüsün nereden başlayıp okula nasıl geldiğiyle, hangi noktada olduğuyla ilgili hiçbir bilimsel veri yok. Dolayısıyla bizim okullardaki eğitim sistemimizdeki sınıfların kapanma sayısı, toplumdaki v-aka sayısının artışıyla doğrusal il-işkiye sahip. Toplumda v-aka sayısı arttığı zaman yüz yüze ara veren sınıf sayımız artıyor, azaldığı zaman yüz yüze eğitime ara veren sınıf sayımız azalıyor. Ama burada enteresan bir nokta var, 14 gün sonra bu çocuklarımız tekrar yüz yüze eğitime devam ediyorlar. Yani okul kapatılmıyor. İnşallah bunu kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz.”

“OKULLAR SON KAPANAN YER OLMALI”

Sağlık ve İçişleri bakanlıklarıyla süreci koordineli şekilde yönettiklerini belirten Özer, “Şu anda okulları açık tutmamızla ilgili en büyük avantajımız öğretmenlerimizin a-şılanma oranı. Hem birinci doz hem de ikinci d-oz a-şılanma oranlarında öğretmenlerimizin y-akalamış olduğu oran Türkiye ortalamasının çok üzerinde. Birinci dozda yüzde 92, ikinci do-zda veya a-şı olmadan b-ağışıklık kazanıp a-ntikor oluşturmuş olan öğretmen oranımız yüzde 85’lerde. Özellikle 6 Ağustos ile bugün arasında öğretmenlerin aşılanmasında da ciddi bir ivmelenme var. Yani öğretmenlerimiz okulların açılmasıyla ilgili irade gösterildiği zaman sadece kendi sağlıkları için değil, topluma örneklik oluşturma ba-ğlamında da sorumlulukları üzerine alarak çok hızlı bir şekilde aşılarını tamamladılar.” diye konuştu.